Siğil Nedir ?
İnsan derisinin en üst kısmı olan epitel tabakaya yerleşen virüslere bağlı gelişen enfeksiyonlara siğil denilmektedir. Siğillerin şekli bulunduğu bölgeye veya tipine göre değişmekle beraber, genellikle deriyle aynı renkte, kabarık, nasırımsı sert yapılardır.
Siğiller direk kişiden kişiye tensel temasla bulaşır. Siğiller bulaştıktan sonra hemen meydana çıkmazlar. Kuluçka dönemi günlerce hatta aylarca sürebilir. El, ayak tabanı ve düz siğillerin bulaşma riskleri cinsel bölge -genital siğil-'ye göre daha düşüktür.
Genital Siğil Nedir ?
Genital siğiller ise; genital bölgeler olarak adlandırılan cinsel organlarımızda meydana gelirler. Ancak genital siğillerin bulaşma ihtimali cinsel temas olduğu için çok yüksektir. Genital bölgelerde, kadınlarda vajina, rahim ağzı gibi erkeklerde penis kısımlarında olabilir. Çok eşli ve güvenlik önlemi olmadan cinsel temasta bulunanlarda ortaya çıkması hpv riskini artırmaktadır. Hpv ise özellikle son dönemlerde sıklıkla karşımıza çıkan ve hijyen eksikliği, cinsel ilişkide koruma olmamasından kaynaklı oluşmaktadır. İnsan popilloma vürüsü olarak tanımlanan Hpv vürüsünün en tehlikeli olan türü ise özellikle kadınlarda rahim ağzı kanserine sebep olan genital siğillerdir. Özellikle kadınlarda hpv rahim ağzının uzun süre tedavi edilmeksizin tutarsa kansere kadar giden süreçlere sebep olabilir.
HPV
Genital siğiller dokuya direk temas eden her noktadan bulaşabilmektedir, hücre dokusunda bulunan ve aktif halde olmayan mikropları tetikleyerek harekete geçiren başka virüslerin dokuya nüfuz etmesi ile de gelişebilmektedir. Ancak bu her bünyenin taşıyıcı ve hasta olabileceği anlamına gelmez. Eğer kişinin bağışıklık sistemi güçlü ise virüsün hücre dokusunda harekete geçmesi oldukça zordur. Bu anlamda bağışıklık sistemini zayıflatan tedbirsizlikler alerjik bünye ve bağımlılıklar genital siğillerin ortaya çıkabilmesi için uygun kuluçka modelleri olmaktadırlar.
Tedavi süreçlerinde yine türlerine göre değişebilen hpv vürüsleri, kişinin dikkatsizliği yada biyolojik yapının özelliklerine bağlı olarak tekrar baş gösterebilmektedir. Bu anlamda , Genital siğilin tedavi edilerek yok edilmesinden kısa bir zaman sonra yeniden siğillerin çıktığı görülmüştür. Bunun sebebi siğil virüsünün halen bünyede var olması ve siğile tedavi uygulanmadan önce çevresine virüs yaymış olmasıdır. Erken tedavi ile bu siğil etrafına daha az virüs yaymış olur. Dolayısı ile siğilin erken tedavi edilmesi bu yavru siğillerin gelişimini engeller.
Genital Siğil Tedavisi
Genital Siğil tedavisi yıllardır tıp sektörünü meşgul etmiştir ancak Hpv için nokta atışı yapılamamıştır. Tedavi için kurutucu ilaç ya da lazer tedavisi yolu ile yakma işlemleri uygulanmaktadır. Zaman zaman çocukluk siğilleri için de asit losyonlar da tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Tedavinin siğilin türüne göre belirlenmesi şarttır. Siğil virüsü tedavi sürecinde cevap verir ve kurutulur ancak kuluçkada bekler ve kesinlikle yok olduğunu bilemezsiniz. Kuluçka sürecinden birkaç hafta sonra yeniden aynı bölgede yada farklı bölgelerde nüks edebilir.
Tam da bu noktada insan hassasiyetini ve rahatsızlıklarının en pervasız biçimlerde dejenere edildiği ve sektörün rantsal çıkarları için hpv mağdurlarından saklanılan , kesin çözüm olmasada tedavi açısından bugüne kadar elde edilen en başarılı uygulama olan TCA uygulamasından kısaca bahsedebiliriz. Açılımı , Triklorasetik asit olan TCA, siğilin türlerine göre yüzdelik dilimlerde uygulanabilecek bir kimyasal peeling yöntemidir.
Hpv Tedavisinde TCA Uygulaması
TCA sayesinde, Dokunun üst katmanın asit sayesinde kurutularak-yakılarak soyulması ile kabuk atması ve Genital siğilin bu sayede hem yayılması engelleme hemde ortaya çıktığı bölgenin bu işlemlerle köküne kadar gidilerek virüsün yok edilmesi sağlama açısından oldukça yararlı bir tedavi seçeneğidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder