3 Haziran 2017 Cumartesi

Boyun Lenf Bezlerinde Şişme

Lenf Bezleri


Boyundaki derin ve yüzeysel fasyalar arasında yer alan tonsiler, submandibuler, submental, oksipital, yüzeysel ve derin juguler, nukkal, spinal aksesuar ve transvers servikal lenf bezlerinin enfeksiyonudur. Etkenler genellikle virüsler, S. aureus, grup A streptokok, diğer streptokoklar, anaerob bakteriler, Bartonella henseleae, atipik mikobakteriler ve Gram negatif basillerdir. Akut bilateral adenitler daha çok viruslara ve grup A streptokoka, akut tek taraflı adenitler S. aureus, grup A streptokok, anaerob bakteriler ve viruslara, subakut ve kronik adenitler ise atipik mikobakteriler, tüberküloz, toksoplazmozis ve kedi tırmığı hastalığı (Bartonella henseleae)a bağlıdır. Nadiren M. tuberculosis, mantarlar, T. gondii, F. tularencis, Y. pestis, HIV ve C. diphtheriae da etken olarak karşımıza çıkabilir. Mikroorganizmalar genellikle üst solunum yolu, tonsiller ve dişlerden veya travma yolu ile, ender olarak kan yolu ile lenf bezlerine gelir.

Lenf Bezleri Şişmesinin Belirtileri ve Teşhisi



Klinik olarak lenf bezi büyümesinin süresine ve tek veya iki taraflı olmasına bağlı olarak değişir. Sistematik semptomlar genellikle yok denecek kadar az veya hafiftir. Birlikte etraf dokuda sellülit veya bakteriyemi varsa, yüksek ateş durumu oluşabilir. Özellikle streptokok adenitlerinde başlangıçta üst solunum yolu enfeksiyonu semptomları olabilir. Lenf bezi büyüklüğü 2-6 cm kadar olabilir, en sık submandibular (% 50-60) ve üst servikal bezler (% 25-30) etkilenir. Bez üzerindeki deri genellikle hiperemiktir ve lokal ısı artımı vardır. Vakaların yaklaşık dörtte birinde fluktuasyon alınır. Daha çok S. aureus ve mikobakteri enfeksiyonlarında süpürasyon olabilir. Lenf bezlerinin yoğun olarak bulunduğu diğer bölgeler (klavikula üstü, aksilla ve inguinal bölge) kontrol edilmeli, dalak ve karaciğer büyüklüğü araştırılmalıdır. Vücutta yaygın lenfadenopati ve hepatosplenomegali varsa, servikal lenfadenopati genellikle sistematik bir hastalığa -EBV, CMV gibi viral enfeksiyonlar, toksoplazmozis, tüberküloz, kollajen doku hastalıkları, lösemi -cevap olarak gelişmiştir. Ağız boşluğu, farinks, burun, kulak, saçlı deri gibi lenf drenajı boyundan geçen bölgelerin muayenesi ile muhtemel primer kaynak ile ilgili bilgi elde edilir.

Abse formasyonu, selülit, bakteriyemi, internal juguler ven trombozu, etkene bağlı komplikasyonlar  görülebilmektedir. Bunlar ; akut romatizmal ateş, glomerulonefrit, haşlanmış deri sendromudur.

Lenf Bezleri Şişmesinde Tanı


Hafif durumlarda klinik tanı yeterlidir. Ancak antibiyotik tedavisine cevap alınamazsa, iğne aspirasyonu veya insizyon ile örnek alınıp Gram, Wright ve Ziehl-Nielsen boyaları ile boyanıp incelenmeli, gerekirse sitolojik ve patolojik yönden değerlendirilmelidir. Ağır vakalarda tedaviye başlamadan örnek alınması uygun olur.Kabakulak, bakteriyel parotitis, diş abseleri, konjenital boyun kitleleri (tiroglossal kanal kisti, brankial yarık kisti, kistik higroma, epidermoid kist), boyun tümörleri (lenfoma, nörojenik tümörler, tiroid tümörleri, parotis tümörleri, Kawasaki hastalığı, ilaç reaksiyonları, kollajen doku hastalıkları, sarkoidoz, retiküloendotelyozlar, depo hastalıkları lenf bezleri şişme tanıları arasındadır.

Len Bezleri Şişmesi Tedavisi

Lenf bezinin fazla büyümediği, hassasiyetinin az olduğu ve primer enfeksiyon odağının bulunmadığı hafif vakalarda antibiyotik tedavisine gerek yoktur, lenf bezi küçülmeye başlayıncaya kadar haftalık kontroller yeterlidir.

Büyüme devam ederse veya hasta başvurduğunda lenf bezi büyük (ancak 3 cmen küçük), hassas, deri kızarık ve primer enfeksiyon odağı yoksa oral empirik antibiyotik tedavisi başlanıp, küçülme oluncaya kadar izlenir. Bu hastalara antibiyotik olarak flucloxacillin, cephalexin, clindamycin veya amoxicillin/clavulanate verilmektedir..

Lenf bezi 3 cm veya daha büyükse, inflame ise, birlikte selülit varsa ve/veya sistematik semptom ve bulgular varsa, başlangıç antibiyotik tedavisine cevap vermemişse, hastanın hospitalize edilmesi ve insizyon veya dreya drenaj ile örnek alınıp incelenmesi yerinde olur. Etken saptanamamışsa, veya sonuçları beklerken parenteral clindamycin, cefazolin + metronidazole, sulbactam/ampicillin veya vankomycin (veya teikoplanin) + metronidazole tedavilerinden biri başlanabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder