1 Haziran 2017 Perşembe

Retrovert Uterus


Rahmin Ters Durması


Halk arasında rahimin ters olması olarak bilinen durum tıp dilinde retrovert uterus olarak adlandırılmaktadır. Bir kız bebek doğduğunda uterusu (rahim) belirli bir pozisyondadır ve normalde bu pozisyon ölene dek değişmez. Rahim öne doğru (antevert) ya da arkaya doğru (retrovert) olabilir. Antevert uteruslara daha sık rastlanmaktadır. Kadınların %70-85′inde rahim öne doğru dururken geri kalanlarda arkaya doğrudur. Uterusun öne ya da arkaya doğru olması patolojik bir bulgu değil normal anatominin bir varyasyonudur.Bu duruş çoğu zaman normal oalrak kabul edilmektedir.




Rahmin Ters Durmasının Nedenleri


Rahimin retrovert olması normal bir anatomik durum olmakla birlikte bazı durumlarda öne doğru duran uterus arkaya dönebilir . Örneğin yapılan doğumlara bağlı olarak uterusu yerinde tutan bağlarda gevşeme olabilir ve uterus arkaya doğru dönebilir.Yine menopoz sonrası aynı sebeple benzer bir durum ortaya çıkabilir.

Bunlardan daha önemlisi pelvis içindeki anatomiyi bozan bazı hastalıklar rahimi geriye doğru çekebilir. Bu hastalıklardan en önemlisi endometriozistir. Tüplerin enfeksiyonları, pelvik iltihabi hastalık sebebi ile ya da ameliyatlar sonrası oluşan yapışıklıklar da rahimin ters dönmesine sebep olabilir. Çok ender olarak pelvis içinde yer kaplayan kitleler de rahimi arkaya doğru itebilir.

Rahmin Ters Durmasının Belirtileri

Tek başına olan retrovert uterus durumu olguların çoğunda herhangi bir belirti vermez. Nadiren kişide cinsel ilişki sırasında ağrıya neden olmaktadır. Bazı hastalarda ise adet sancılarının altında yatan sebep retrovert uterus olabilir. Altta yatan endometriozis gibi bir patoloji varsa buna bağlı yakınma ve bulgular görülebilir.

Rahmin Ters Durmasında Tanı


Retrovert uterusun tanısı herhangi bir sebeple yapılan jinekolojik muayenede tesadüfen konur

Rahmin Ters Durması Tedavi


Retrovert uterus varlığında herhangi bir tedavi gerekmez. Bazı hekimler kronik kasık ağrısı nedeni ile vajinal pesser uygulamayı tercih etseler de bu kalıcı bir çözüm sağlamaz. Ters duran rahimin düzeltme yöntemleri yoktur. Bu amaçla yapılabilecek ameliyatlar olmakla birlikte modern jinekolojide hiçbir kullanım alanı yoktur ve hastaya zarar veren girişimlerdir. Ameliyat sonrası oluşacak yapışıklıklar hem kısırlığa sebep olabilir hem de kasık ağrısının artmasına yol açabilir.
Muayenede retrovert uterus saptanması durumunda altta yatan bir patoloji saptandığında bunun tedavisine yönelik girişimlerde bulunulması gerekir.

Rahmin  Dönüklüğü Gebeliğe Engel mi?


Tüm dünyada pek çok kadın retrovert uterusun çocuk sahibi olmada güçlüğe sebep olacağını düşünür. Bu yanlış inancın kaynağının ne olduğu meçhuldür. Altta yatan endometriozis gibi başka bir durum varsa buna bağlı olarak kısırlık söz konusu olabilir. Ancak tek başına rahmin ters durması gebeliğe engel bir durum değildir.

Çeşitli sebeplerle tüp bebek tedavisine giren 807 kadının incelendiği bir araştırmada rahimin ters olmasının gebelik sonuçları üzerinde olumlu ya da olumsuz herhangi bir etkisinin olmadığı gösterilmiştir.

Retrovert uterusa sahip olan kadınlar hamile kaldıklarında gebeliğin ilerlemesi ve rahimin büyümesi ile birlikte uterus hamilelikteki normal pozisyonunu alır ve bebek vajinal doğum ya da sezaryen ile dünyaya getirilir. Gebelik öncesi rahmin ters olması normal doğuma engel değildir. Doğumdan sonra ise rahim küçülür ve loğusalık döneminin sonunda yine eski halini döner.

Çok nadiren binde 3-14 olguda rahim büyürken öne doğru dönüp normal pozisyonunu alamaz ve pelvis boşluğu içinde sıkışır. Uterus inkarserasyonu olarak adlandırılan bu durum anne ve bebek yaşamı risk altına girer.

İnkarsere uterus varlığında şart olmamakla birlikte gebeliğin 12-20. haftaları arasında şu belirtiler ortaya çıkabilir:

*Sık idrara çıkma durumu.
*Mesanenin tam boşalmadığı hissi
*İdrar yaptıktan sonra mesanede idrar kalması
*Şiddetli kabızlık sorunu
*Alt karın ağrısı
*Vajinal kanama
*Çok nadiren ise herhangi bir bulgu olmaz ve termde doğum başlayana kadar herhangi bir yakınma  durumu ile karşılaşılmaz.Tedavi edilmeyen olgularda fetal kayıp oranı %33′e kadar çıkabilmektedir. Tedavi değişik yöntemler ile uterusun normal pozisyone gelmesini sağlamaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder